Hubble Uzay Teleskobu, 3I/ATLAS’ın şimdiye kadar çekilen en net görüntülerini elde etti. Bu görüntüler, cismin saatte saatte 209 bin km hızla hareket ettiğini ve bu hızla, keşfedilen en hızlı yıldızlararası cisim olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, bu cismi inceleyerek boyutları hakkında yeni tahminlerde bulundu. Önceki tahminlerde, cisim yaklaşık 11.2 km genişliğinde olarak öngörülmüştü, ancak yeni verilere göre bu cisim en fazla 5.6 km genişliğinde ve olasılıkla 320 metre kadar küçük.
YİNE DE YILDIZLARARASI EN BÜYÜK CİSİM
Yine de bu boyutlar, 3I/ATLAS’ı şimdiye kadar keşfedilen en büyük yıldızlararası cisim yapıyor ve ikinci büyük cisme kıyasla tam 14 kat daha büyük. Şu anda bilim insanları, 3I/ATLAS’ın bir kuyruklu yıldız olduğundan eminler. Yani, büyük bir buz, gaz ve toz kütlesiyle çevrili ve güneşe yaklaştıkça bu bulut büyüyor.
Cismin büyüklüğü, başlangıçta ışık yansımasıyla tahmin ediliyordu ancak Hubble’ın gözlemleri sayesinde, kuyruklu yıldızın donmuş yapısı ve etrafındaki gazların parıltısı net bir şekilde görünür oldu.
Teleskoptan alınan verilere göre, kuyruklu yıldızın güneşle ısınan tarafından bir toz akışı ve kuyruk belirginleşmiş durumda. Bu toz kaybı, bilim insanlarının 300 milyon mil mesafede tipik olarak gözlemlediği kuyruklu yıldızlarda gördükleriyle uyumlu.
DÜNYA İÇİN TEHLİKE OLUŞTURMUYOR
3I/ATLAS, Ekim ayı sonlarında güneşe en yakın noktaya, 130 milyon mil (210 milyon km) mesafeye yaklaşacak ve Mars’ın yörüngesinin hemen iç kısmından geçecek. Neyse ki, bu cismin Dünya için herhangi bir tehlike oluşturmadığı belirtiliyor; çünkü bu yakın geçiş sırasında cisim, Güneş’in tam karşısında olacak.
Bu, bilim insanlarının üçüncü kez başka bir yıldız sisteminden gelen bir cismi tespit etmesi. Astronomlar, cismin geldiği yer hakkında kesin bir bilgiye sahip değiller, ancak Hubble gözlemleri, bu cismin çok uzun bir süre boyunca, milyarlarca yıl boyunca uzayda yol aldığını gösteriyor. Hubble gözlemlerini yöneten bilim insanı Dr. David Jewitt, “Bu kuyruklu yıldızın nereden geldiği hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Onu bir saniyenin binde biri kadar kısa bir süre görebilmek gibi bir şey” dedi.
HER YIL DAHA HIZLI HAREKET EDİYOR
3I/ATLAS’ın yıldızlararası yolculuğu sırasında, gezegenler, yıldızlar ve nebülalar arasından geçerken ‘gravitational slingshot’ etkisi ile hız kazandı. Bu da cismin her geçen yıl daha hızlı hareket etmesini sağladı. Yıldızlararası kuyruklu yıldızın, sekiz milyar yaşında olduğu düşünülüyor ve bu, onu şimdiye kadar görülen en eski kuyruklu yıldız yapıyor. Bu, Dünya’mızın 4.6 milyar yaşındaki güneş sisteminden neredeyse iki kat daha eski olduğu anlamına geliyor.
Astronomlar, son yıllarda teleskop teknolojisinin ilerlemesiyle daha fazla yıldızlararası ziyaretçi göreceğimize inanıyor. Dr. Jewitt, “Bu son yıldızlararası ziyaretçi, sahnede patlayan ve daha önce tespit edilemeyen bir neslin parçası. Artık güçlü gökyüzü tarama cihazlarımız sayesinde bu tür nesneleri tespit etmek mümkün oldu” dedi.
3I/ATLAS, şimdiye kadar sadece iki yıldızlararası cisimle tanıştık: 1I/’Oumuamua, 2017’de keşfedilmiş ve 2I/Borisov, 2019’da gözlemlenmişti. Hubble, bu yolculuğun ilk güçlü gözlemevi olacak ve ardından James Webb Uzay Teleskobu, TESS (Transiting Exoplanet Survey Satellite) ve Neil Gehrels Swift Observatory de gözlem yapacak.
